Jacob Ludwig Felix
Mendelssohn-Bartholdy (1809 - 1847)
Bach'ı yeniden
hayata döndüren kişi olarak tanınır. Gelmiş geçmiş en yetenekli bestecilerden
birisi kabul
edilen Mendelssohn, Mozart'ın 19. yüzyıldaki eşdeğeri olarak
değerlendirilmiştir.
Aristokrat bir
ailenin dört çocuğundan üçüncüsü olarak Hamburg'da doğdu. Babası Abraham
Mendelssohn zengin bir bankacı, büyükbabası Moses Mendelssohn Yahudi bir din
adamı ve filozoftu. Her ne kadar büyükbaba din adamı olsa ve Alman
Yahudilerinin gettoların dışında saygı görmek için din değiştirip Hristiyan
olmalarına karşı çıksa da Mendelssohn'un ailesi 1816'da Hamburg'dan Berlin'e
taşındıkları sırada Musevilikten Protestanlığa geçmiş ve Bartholdy soyadını
almıştır. Ancak Felix, bu değişime direnmiş ve Mendelssohn soyadını kullanmaya
devam etmiştir. Protestanlığı kabul
etmiş ancak Yahudi geçmişinden de gurur duyan birisi olması, kilise müziği
alanında yaptığı çalışmalarda kendisini sıkıntılı tartışmaların içinde
bulmasına yol açmıştır.
İlk piyano
derslerini annesinden ve ablası Fanny'den aldı. Berlin'e taşındıktan sonra
Ludwig Berger ile piyano, Carl Zelter ile teori ve kompozisyon çalıştı. Babası,
çocuklarını okula göndermeyip evde kendi geliştirdiği sistemle eğitiyor ve özel
dersler aldırıyordu. Bu sebeple Felix, içine kapalı ve çekingen bir kişi olarak
yetişti. Bu arada Mozart ve Bach'ın eserlerini çalışmak için ablası Fanny ile
beraber Paris'e bir yolculuk yaptı. Bu bestecilerden, özellikle de Bach'tan,
esinlenerek besteler yaptı.
1820'de ilk
eserini besteleyen Felix 12 yaşında iken Carl Zelter onu Alman şair Goethe ile
tanışmak üzere Goethe'nin evine götürdü. Felix, 72 yaşındaki şairin evinde iki
hafta kaldı. Goethe'nin evinde Carl Maria von Weber ile tanıştı ve ona piyano
dörtlüsünü seslendirdi. Felix'in yeteneğinden çok etkilenen Goethe, kendisine o
anda yazdığı bir şiiri veda armağanı olarak sundu.
Goethe'nin
şiirlerinin yanı sıra Shakespeare'in eserlerinden de ilham alan Felix,
aristokrat ailelerin salonlarında çalınmak üzere besteler yapmaya devam etti.
Henüz 13 yaşındayken do minör Senfoni'sini yaratmıştı. 16 yaşında, türünün ilk
örneklerinden birisi olan Yaylı Çalgılar için Mi diyez Majör Sekizlisini (Op.
20) besteledi. 17 yaşındayken dahi çocuk olarak ünü yayıldı ve Bir Yaz Gecesi
Rüyası (Op.21) uvertürü seslendirildi. William Shakespeare'in bir komedisi için
bestelenen bu eser, klasik müziğin romantik döneminin en güzel eserlerinden
sayılır.
1826-1829 yılları
arasında ailesinin isteği üzerine Berlin Üniversitesi'nde öğrenim gören
Mendelssohn, daha sonra meslek olarak müziği seçmeye karar vermiştir.
Üniversite yıllarında besteciliğinin yanı sıra iyi bir bilardo ve satranç
oyuncusu, iyi bir dansçı ve binici olarak tanınıp sevilmişti.
1840 yılında Orta
Avrupa'nın en tanınmış bestecisi haline gelen Mendelssohn, 1841'de Leipzig'de
bir konservatuvar kurdu. Bu konservatuvar, 1846'da Avrupa'nın en üstün müzik
okulu haline geldi.
1847'de ablası
Fanny'nin ölüm haberi üzerine yaşama isteğini yitiren sanatçı, fa minör 6.
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü ve Fanny için Requiem'i besteledi. Aynı yıl bir beyin
sarsıntısı geçirerek kısmi felç olan Mendelssohn, 4 Kasım 1847'de hayatını
kaybetti ve ablası Fanny'nin yanına gömüldü.